İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Şubat ayı olağan Meclis toplantısının birinci oturumu bugün gerçekleştirildi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın yokluğunda Meclis Başkanvekili Altan İnanç idaresinde gerçekleştirilen oturumuna ek gündem maddeleri damga vurdu.
İZSU’DAN 1 MİLYARLIK KREDİ TALEBİ
İZSU Genel Müdürlüğünün 2025 Mali Yılı Bütçesinde finansmanın ekonomik sınıflandırılmasında öngörülen iç borçlanma tutarını aşmamak üzere 2025 Mali Yılı Bütçesinde yatırım ve diğer harcamalarında kullanılmak amacıyla nakdi veya gayrinakdi kredi kullanmak üzere bankalardan 1 Milyar TL tutarına kadar kullanılacak olan kredi için Başkan Tugay’a yetki verilmesine dair madde gündeme geldi.
Madde görüşülmek üzere Bütçe Komisyonuna havale edildi.
KEMALPAŞA’DAKİ İMAR PLANI TARTIŞMALARA NEDEN OLDU
Kemalpaşa ilçesi, Ören 75. Yıl Cumhuriyet Mahallesi, 312 ada, 393 parsel ve çevresine ilişkin onaylanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planına, TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesinin askı süresi içerisinde yapılan itirazın incelenmesine dair önerge İmar ve Tarım Komisyonuna havale edilirken oturumda tartışma yarattı.
AK Parti Grubu ilgili önerenin Hukuk ve Organize Sanayi Komisyonuna da sevk edilmesini istedi. Ancak oylama sonrası bu talep kabul edilmedi.
BOZTEPE: TARIM ALANLARINI İMARA AÇAMAZSINIZ
Gündem maddesi ile ilgili söz alan AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, “Bugün sizlere, Kemalpaşa İlçesi, Ören Mahallesi, 312 Ada 393 Parsel ve Çevresini Kapsayan 47 Dönümde nasıl vahim bir hata yapma noktasında olduğumuzu anlatacağım. Yıl 2025. Kentimiz için yapılan ilk Çevre Düzeni Planımızınüzerinden17 yıl geçmiş. O zaman Bakanlığımız, ilk 100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planımızı İzmir-Manisa-Kütahya bölgesi için yapmıştı. O tarihi takiben Büyükşehir Belediyemiz önce 100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı doğrultusunda 25bin ölçekli Planını yaptı, ardından bu 100 bin ölçekli ve 25 bin ölçekli planlar, davalar iptaller revizeler gördü,5216 sayılı yasa, 6360 sayılı yasa derken, günümüze dek değişerek iki çevre düzeni planı halinde geldi. Biliyorsunuzdur Çevre Düzeni Planları bir kentin anayasasıdır.1/5000 ölçekli Nazım Planlar, 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planları yapılırken ölçek olarak üst ölçekli Çevre Düzeni Planlarına uygun olmak zorundadır. Ben bu kenti biliyorum, ancak birkaç başka çevre düzeni planı bölgesindeki arkadaşıma da sordum. Şu an Türkiye’de Çevre Düzeni Planı bulunan hiçbir kentte, bölgede veya yörede yasa gereği mevzi plan yapılamıyor arkadaşlar. İzin verilmiyor. İzmir’de de bugüne kadar yasanın dışına çıkılmamış, hem 100 bin ölçekli hem 25 bin ölçekli Çevre Düzeni Planlarına uyulmuş, mevzuata sadık kalınmıştır. Alt ölçekli planların hepsi Çevre Düzeni Planlarındaki kararlara göre hazırlanabilir” dedi.
YAPAMAZSINIZ
Örnekler vererek sözlerine devam eden Boztepe, “Örneğin gelişme veya yerleşik alanlarda, bizim tabirimizle konut yerleşiminin olduğu sarı ve kahverengi lekede bacalı sanayi yapamazsınız. Turizm lekesinde konut yapamazsınız, liman geri sahasında veya sanayi alanında konut yapamazsınız, tarım alanlarını imara açamazsınız, ağaçlandırılacak alanları imara açamazsınız. Şayet aksi kullanımları yapmak isterseniz Çevre Düzeni Planında değişikliğe gitmeniz gerekir. Bu da ilke olarak bütünsellik ister, parsel bazlı talepler kesinlikle kabul görmez. Çevre Düzeni Planı Kararlarının izin verdiği ölçüde, alt ölçekli planlarda, parsel bazlı olarak yalnızca eğitim, sağlık kompleksleri gibi kamu yatırımları, belediye hizmet alanları, enerji üretim alanları ve akaryakıt istasyonları yapılabilir. Amaç planlı bir yerleşimdir. Amaç ilkeleri ve esasları olan bütüncül bir şehir organizasyonudur. Çevre Düzeni Planları yasa ve yönetmeliklerle birbirine bağlıdır arkadaşlar. Onları keyfimize göre delemeyiz. Suç işlemiş oluruz. Sayın Başkan değerli meclis üyeleri, peki biz bugün ne yapmaya çalışıyoruz. Madde madde yazayım. Kemalpaşa İlçesi, Ören 75. Yıl Cumhuriyet Mahallesi, 312 Ada 393 Parsel ve çevresini kapsayan yaklaşık 4.7 hektarlık Alanın “Tarım Alanı (Bitkisel Üretime Dayalı Tesis Alanı)”na esas 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı, meclisimizin13.11.2024 Tarih 1127 Sayılı Meclis Kararı İle Uygun görülmüş, Başkanlık makamınca 05.12.2024 tarihinde onaylanmış, 18.12.2024-16.01.2025 tarihleri arasında askıya çıkarılmıştır. Askıda şehir plancıları odasının itirazı olmuştur. Bugün gündemde işte biz bu itirazı konuşuyoruz değerli arkadaşlar. Peki ben bu konuyu neden bugün dile getiriyorum? Meclisten geçerken neredeydim ve askıda neden itiraz etmedim? Çünkü uyumuşum, uyutulmuşuz arkadaşlar. Oda itiraz etmese, biz basından okumasak, böyle vahim bir hatanın farkında bile değiliz. İmardaki arkadaşlarımıza güvenip gözümüzü kapatmışız. Fikirleri ve bakış açıları üzerinden birçok zaman karşı karşıya geldiğim meslek odalarına bugün bize görevlerimizi ve sorumluluklarımızı hatırlattıkları için teşekkür borçluyum” dedi.
MECLİS ÜYESİNİ NİYE KANUNA AYKIRI İŞE ZORLUYORSUNUZ
Kanuna aykırı bir iş olduğunu öne süren Boztepe, “Kemalpaşa 312 ada 393 parsel ve çevresi 100bin ve 25bin Çevre Düzeni Planlarında “Tarım Alanı”nda kalmaktadır. Aynı zamanda sadece İzmir’in değil, ülkenin en verimli tarım havzalarından birinin içinde, devletimizin yıllarca sulu tarım yapmak için altyapı yatırımı yaptığı, para harcadığı “Büyük Ova Sınırı” içinde konumludur. Yani “Tarımsal Sit Alanı”dır. Bu parselde parçacı ve mevzi niteliğinde, imar planı ile “Bitkisel Üretim Amaçlı Entegre Tesisi” yapılmak istenmektedir. Yapılmak istenen imar planıdır, çünkü burada istenen şey bir “Entegre Tesis”tir ve 25bin plan notları “Tarım Alanları”nda “Entegre Tesis” yapılamaz demektedir. Talep sahibi de madem plan notlarında istediğimi yapamıyorum, o zaman “Tarım Alanları”nda parsele oturan plan çalışması yapayım, imar adasını “Tarım Alanı” gibi göstereyim, plan notlarıyla da 25bin’in yapılamaz ibaresinin arkasından dolanayım demiştir. 100 bin ve 25 bin Çevre Düzeni Planlarında çok nettir. “Tarım Alanları”nda aynen konut amaçlı, ticaret amaçlı, sanayi amaçlı imar planı nasıl yapılamazsa Tarımsal Sanayi Amaçlı, bir imar planı da yapılamaz. Bu bölgede Tarımsal Sanayi Tesisi yapmak istiyorsan, Çevre Düzeni Planında değişikliğe gideceksin, “Tarım Alanı” lekesini “Tarımsal Üretim Tesisi Alanı” lekesine çevireceksin veya Tarım Bakanlığı’na bölgeyi “Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi” ne çevirtmek için başvuru yapacaksın, yer seçimi ile yeni bir Tarım Organize bölgesi belirleteceksin. Çünkü mevzuata göre şu an yapmaya çalıştığın “Bitkisel Üretim Amaçlı Entegre Tesisi”e yönelik imar planı, ancak “Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi” veya “Tarımsal Üretim Tesisi Alanı” gibi üst ölçek imar lekesi olan sahalarda yapılabilir. Gitsinler bu bölgeyi usulüne uygun olarak sırasıyla 100 bin, 25bin’de Tarımsal Sanayi’ye döndürsün gelsinler, alt ölçekli planları kanuna uygun şekilde yapılsın. Bizi, bu 184 tane meclis üyesini niye kanuna aykırı işe zorluyorsunuz, ortak ediyorsunuz” diye konuştu.
BEN KURAL TANIMAM DEMEK
Sözlerine devam eden Boztepe, “Ha derse ki yatırımcısı, benim bir parselim için Çevre Düzeni Planı değişmez, o zaman ben de şunu sorarım; bu kentte kaç tane “Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi” kuruldu kardeşim. Ne için kuruldu buralar. Kemalpaşa’da da var bu İhtisas Bölgesi. 5 km ötende. Devletimiz, Bakanlığımız onca yer seçimini, onca kamulaştırmayı, onca altyapıyı, onca üretim stratejisini, onca organizasyonu, onca lojistik yatırımı neden yapıyor. Hepsinde hektarlarca boş yatırım alanı var. Sorarım bizim belediyeciliğimiz yatırımcıyı bu bölgelere, Çevre Düzeni Planı’nda tayin edilmiş yerlere yönlendirmek değil mi? Talep sahibi, “ben yatırımcıyım” diyecek, yatırımını eski usül, kafasına estiği yere yapmak isteyecek, biz de mevzuata açıkça aykırı olmasına, kendi üst ölçek planlarımızda yapılamaz denmesine rağmen göz göre göre evet mi diyeceğiz? Ne demektir arkadaşlar ben kafama göre “Tarım Alanı”nda Tarımsal Sanayi Tesisi için imar planı yaparım demek. Ne demektir, üst ölçekli planında yapamazsın derken ben kural tanımam demek” şeklinde konuştu.
TARIM ALANLARINI DELİK DEŞİK Mİ EDECEĞİZ?
Bilinçsiz ilerlendiğini ifade eden Boztepe, “Buna örnek gelecek onlarcası yüzlercesine ne diyeceğiz. Tarım alanlarını delik deşik mi edeceğiz? Mevzi plan yapmaya geri mi döneceğiz. Biz 2025 de bu kadar bilinçsiz olmayı nasıl başarıyoruz? Mevzi plana izin vermek bir imar suçudur arkadaşlar. Hem de bunu bölgenin en verimli tarım topraklarının içinde, özel kanunlarla korunan, “Tarımsal Sit Alanı” olarak tabir ettiğimiz “Büyük Ova Sınırında” yapıyor olmak ayrı bir akıl tutulmasıdır, kimse kusura bakmasın. Şimdi bazı arkadaşlar apaçık kanunsuz planı savunacağım diye hedef şaşırtıp, burada “Kamu Yararı” kararı alınmış diyecek olabilirler. O kamu yararı kararı, Çevre Düzeni Planı’nı delebilirsin, imar kanunu delebilirsin, mevzi plan yapabilirsin demek için alınmış bir Kamu Yararı kararı değildir. Bir yer üst ölçeklerden dolayı imara açılmaya adaysa, toplanan kurum izinlerinden sadece biri olarak, Tarım Müdürlüğü’nün de görüşü alınır. Bu alan, “Büyük Ova’da” kalmasından dolayı Toprak Koruma Kanunu gereği, tarım dışı kullanıma uygundur denmek için Kamu Yararı kararı almıştır. Kaldı ki Kanunun 15.Maddesi’nde yazdığı üzere hem Tarım Bakanlığı’nın hem İçişleri Bakanlığı’nın kamu yararı kararının ikisi de olması gerekir. Arkadaşlar bu kurum görüşleri bir ön izindir. Sadece imara açılabilir alanlar için bir anlam ifade eder. Burada üst ölçek müsaadesi yok arkadaşlar. Burası imara açılamaz, kurum görüşü alsan ne olur. Tarımdan Kamu Yararı kararını alsan ne olur. O karar üst ölçekli lekeleri olan yerler için atlatılması gereken bir kademedir. Ne Tarım İl Müdürlüğü’nün “Büyük Ova” da verdiği kamu yararı kararı, ne Karayolları’nın, Tedaş’ın, DSİ’nin veya filancalarının verdiği görüşler bir yerin imara açılmasının garantisi değildir. Kaldı ki bırakın büyük ovayı, kentimizde kayalık, marjinal arazi niteliğinde binlerce parsel vardır. Tarım İl Müdürlüğünden görüşünü alan her parselin, üst ölçekli plan olmaksızın bu şekilde mevzi plan yapması mümkün olabilir mi arkadaşlar? Böyle bir şey olabilir mi? Bu plan tüm bu olası taleplere emsal oluşturacak, plansız tüm arazilerin imara açılmasına somut örnek olacaktır. Kendimize gelelim” dedi.
BÜYÜK BİR YANLIŞTAN DÖNÜLMESİNİ TALEP EDİYORUM
Boztepe son olarak ise, “Hadi biz meclis üyelerinin ihtisas konuları farklı, bilmiyoruz. Peki mevzuatın tesis edilmesinden sorumlu bürokrat arkadaşlar da mı okumuyor, bilmiyor. Sayın Genel Sekreter Yardımcımız, sayın planlama dairemiz, belediyemizin kendi 25 binine, imar kanununa nasıl aykırı işe imza atabiliyoruz. Yarın dava açıldığında bu planı teknik olarak nasıl savunacaksınız. Sayın Başkanım sizleri az çok tanıdık. Sizler kentin tarım topraklarına kastedecek, mevzi plan yapmayı geri getirecek bir Başkan olmamalısınız. Sizin yeterince aydınlatılmadığınıza emin bir meclis üyesi olarak rica ediyorum, imar konularına daha detaylı odaklanın. Bu itirazın komisyonlarımızca detaylıca ele alınmasını, araştırılmasını, sizlerin artık doğru bilgilendirilmenizi talep ediyorum. Gelin yanlıştan ivedilikle dönelim. Kendi Çevre Düzeni Planlarımıza aykırı iş yapmayalım. Tarım alanlarımızı koruyalım. Üst ölçekte plan lekesi bulunmayan parçacı imar taleplerinin mevzuata aykırı olduğunun farkına varalım. Bu itirazın zaman aşımına uğratılmadan, zımnen redde götürülmeden, ivedilikle kabul edilmesini ve onaylanan planın iptal edilerek büyük bir yanlıştan dönülmesini talep ediyorum” ifadelerini kullandı.
YILDIR: O ZAMAN VALİLİKTE BİZİ SUÇA YÖNELTMİŞ OLUYOR
Boztepe’nin eleştirilerine cevap veren CHP Grup Başkanvekili Zafer Levent Yıldır, “Birincisi; 180 kişi var 180 kişi her biri konuşmak istiyorsa buradan çıkma şansımız yok. Süre kısıtlılığı yağırsak eğer bir mantığı var konunun özüne dair cümlelerimiz kısa bir şekilde aktaralım buradaki insanlarda kolay bir şekilde aktarılan sorunu anlayabilecek insanlar buy kadar uzatmaya gerek yok. İkincisi ise; imar komisyonundan çıkan bir konu olduğu söyleniyor. İmar komisyonunun da buna bir yanıtı gerekiyor. ‘Meclise suç işletiliyor’ dedi. Bir tane suç ortağımız daha var o da İzmir Valiliği. Kendisine sorulan soru ve yanıtı var. talep konusu parsel sulu mutlak tarım arazisi ve sulu dikili tarım arazisi olarak sınıflandırılmış alternatif alan bulunmadığı belirtilmiş. İzmir İl Toprak Koruma Kurulu da oy birliğiyle uygun görülmüş. Tarımsal entegre tesis yapılmak üzere talep edilen alan doğrultusunda kurulmak üzere uygun görülmüştür. O zaman Valilikte bizi suça yöneltmiş oluyor. Suç demeyelim istersen… Bu konularda dikkatli ve duyarlı bir imar komisyonu ve bir meclisten bahsediyoruz. Herhangi bir hata varsa itirazlar doğrultusunda itirazları tek tek değerlendirip gereğini yaparız” diye konuştu.
TÜRKMEN: GÖRÜŞ ALINARAK YAPILDI
Kemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Türkmen ise, “Hüsnü Bey konusunda Büyükova dedi. Büyükova’daki yetkiler bakanlığa vermiştir. Bakanlıktan görüş alarak bu arkadaşımız tarımsal üretim yapan Örenli bir iş insanıdır. Aynı köyde tesisi var ve bin 500 kişi çalışıyor. 30 bin ton da ihracatı var. BU kendisinin arazisi. İzinleri alarak bize geldiler. Birde kendi yöremizin insanı. Burada imar planı yapmadan da yapabiliyor. tarımdan görüş alarak, projelerini getirerek ve tarım görüşü ile biz inşaat ruhsatı verebiliyoruz buraya. Biz imar planı yapılırsa daha iyi olur dedik ve plan yapıldı. Tüm kurumlardan görüş alınarak yapıldı bu. Neticesinde İzBB ile bunu kontrol ederek hiçbir eksiği olmadan geçen meclisimizde bu konu geçti. Bunun en önemli ayağı Tarım Bakanlığı. Burada herhangi bir usulsüzlük veya kanunsuzluk yoktur” diye konuştu.
YILDIZ: MÜZAKERE EDİLMESİNİ İSTİYORUZ
AK Parti Grup Başkanvekili Hakan Yıldız, “Bu 4 ihtisas komisyonuna havale olmuş durumda. Hüsnü Bey’in dikkat çektiği konu üst ölçekli planlara uymaması. Biz tüm bürokratlarımızdan ilgili arkadaşlardan ortaya konulan konuların müzakere edilmesini istiyoruz” dedi.
KARAKÜLÇE: İHRACATA BÜYÜK KATKI SAĞLAMIŞ İNSANLAR
CHP’li Meclis Üyesi Selçuk Karakülçe alana gidip incelediklerini belirtirken, “Biz Tarım Komşu olarak onay verdik ve gidip alanı gördük. Alan Büyükova. Burada yapılan tesisi de tarım tesisi. Ülke ihracatına da büyük katkı sağlamış insanlar. Burada boya, lastik fabrikası olsa itiraz edebilir. Ancak tarım gelişmesini içeren bir tesis söz konusu” diye konuştu.
EROĞLU: BU KARARI ALAN İMAR KOMİSYONUMUZ TEKRAR TEŞEKKÜR EDİYORUM
Konuyla ilgili konuşan AK Partili Meclis Üyesi Fırat Eroğlu, “Eskiden Yeşilyurt pazaryeriydi, açık pazar alanı vardı. 600’ün üstünde pazar tezgahı mevcuttu. Daha günümüzün koşullarına uygun kapalı pazaryeri kurulması geçtiğimiz dönem meclisten geçmişti. Bir takım hususlar söz konusuydu. Burada halkımız pazar yerinin bitmesini bekliyor. Mayıs ayında bitmesi gerekiyordu. 5-6 aydır hiçbir çalışma yapılmıyor bu alanda. Burasıyla ilgili Karabağlar Meclisine bir önerge geldi, yüzde 50’sinin ticari alan yapılmasıyla ilgili. 600 üzerinde pazaryeri esnafımızın yeri vardı, bu kura çekilişiyle 524’e düştü. Esnafta bu durumu kabullenmek zorunda kaldı. İnşaat yarım bırakıldı, güvenlik tedbiri de yok, güvenlik bariyeri devrildi, aydınlatma da yok. Büyükşehir’imize de geldi, komisyonumuz pazarcı esnafımızı korumak adına karar almış. İnanıyorum ki halkımızın ve pazarcı esnafımızın lehine imar komisyonumuzu alacağını düşünüyorum. Bu kararı alan İmar Komisyonumuz tekrar teşekkür ediyorum” dedi.
BOZTEPE: İADE EDİLMESİ HUKUKİ DEĞİL
İadenin hukuki olmadığını ifade eden AK Partili Boztepe, “Burada oy birliği ile verilen bir komisyon kararı var. Bunu neden iade ediyoruz. Oy birliği ile ret olan konu bir hafta sonra oy çokluğu ile kabul gelirse ne olacak? Bunu sadece İmar Komisyonuna havale edemezsiniz. Bu hukuki değil” ifadelerini kullandı.
BATIHAN: BİZ ESNAFIMIZI KORUYORUZ
CHP’li Meclis Üyesi Abdulvahap Batıhan, “AK Parti meclis üyesi arkadaşlar çok güzel algı yaratıyorlar ancak Biz Karabağlar meclis Üyesi olarak esnaf komisyonu olarak konuyu gördük. Esnaf sayısı anlamında bir değişiklik yok. İmar plan değişikliği ile pazar yerine sadece ilave hizmet alanı oluyor. mevcut projesinde yürütülen koşullar korunuyor. Esnaf korunacaksa biz esnafımızı koruyoruz. Dosyanın tekrar komisyonlara iadesini ve Bütçe Komisyonuna iade edilirse memnun olurum” diye konuştu.
KOCABAŞ: OY BİRLİĞİ İLE KARAR VERİLDİ
AK Parti Grup Sözcüsü Nail Kocabaş, “CHP’li Meclis üyemiz ‘AK Parti’nin yaptığı algı söz konusu’ dedi. Bu gündem maddesi İmar komisyonu üyelerinin oy birliği ile verildi. Yani 9 meclis üyesinin oy birliği ile ret olmuştur. Bunun neresinde algı operasyonu vardır?” dedi.
YENİDEN GÖRÜŞÜLECEK
Tartışmalara neden olan önerge yeniden görüşülmek için komisyonlara iadesi oylandı. İade talebi oy çokluğu ile kabul edildi.
Kaynak / Öncü Şehir