Yerel seçimler üzerinden 15 ay geçti. Cemil Tugay Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. Geldiği günden bu yana işçilere zulüm var. Sanki kendisinden önceki başkan başka partidenmiş gibi, onun zamanında alınan işçileri işten attı. Uzun zaman eylem yapan işçiler, Genel Merkez ve sendikanın baskısı ile işe iadeleri yapıldı.
Ancak Tugay, şimdiye kadar alışık olunmayan bir yol izliyor.
İZMİR’İ 30 YILDIR CHP YÖNETİYOR
Rahmetli Piriştina, Aziz Kocaoğlu 3 dönem ve Tunç Soyer dönemi. Her dönemde işçi alımı olmuştur. Belki eksik bırakılan işler de… Ancak hiçbir belediye başkanı, kendisinden önceki başkanı medya önünde eleştirmemişti, bir iç çatışma haline getirmemişti. Tunç Soyer, Seferihisar’da başarılı bir başkan olarak Büyükşehir’e başkan oldu. Doğrudur, belki Tunç Soyer’in de eksik kaldığı nokta vardır. Onun dönemi en şanssız dönemdi; pandemi, deprem, sel felaketi gibi olumsuz birçok şeye rağmen yine de İzmir için önemli işler yaptı. İşçi ile, emekçi ile uğraşmadı. “Bu işçiyi Aziz Kocaoğlu aldı.” diye işten çıkarmadı.
Size bakıldığında Karşıyaka’da hiçbir başarı elde etmediniz gibi, hizmet de etmediniz. Karşıyaka’daki emekçilerin sizin dönemde alacakları hâlâ duruyor. Belki sizi yeniden aday bile yapmayacaklardı. Bir “değişimci piyangosu” aldınız, şansınız yaver gitti. Piyango size vurdu. Türkiye’nin her yerinde CHP oyu yükseltirken, İzmir’de oy kaybetti…bu Emekçiler de size oy verdi, o koltuğa oturdunuz. Bu emekçilerin suçu size oy vermek mi, yoksa CHP’li olmak mı?
Neden geldiğiniz günden beri emekçiler ile uğraşıyorsunuz? Diyelim ki sizden önceki dönemde fazla işçi var, siz 15 ayda kaç bin işçi aldınız? Madem fazlalık var, niye aldınız diye sorarlar Sayın Başkan.
TUGAY İŞÇİLERİ CHP İÇİNDEKİ İÇ HESAPLAŞMAYA KURBAN MI EDİYOR
Son sürece bakıldığında; grev ve sendikanın uzun süre anlaşma yapmaması, Cemil Tugay’ın kendi partisi olan CHP Genel Merkezine ve vekillerine ayar vermesi, grev sürecinde belli belediye başkanları ile çöp toplayıp grev kırıcılığı yapması, sözleşme bittikten sonra “1030” rakamı verip tasarruf için işçi çıkarılacağını söylemesi…
Sanki Tugay, kendisine destek vermeyen, partide vekil olan, il başkanı, önceki dönem belediye başkanlığı, meclis üyesi ve ilçe başkanına yakın olan, onların referansı ile işe alınan kişilerin toplamı 1030 yapıyor. “Benimle hareket etmezseniz, bunları atarım işten.” deyip gözdağı veriyor.
Şu ana kadar 100 kişi üzerinden işçi işten atıldı. Takip edip görüyoruz: Kiminin eşi hasta, kimi yeni düğün yapmış, kimi de yeniden evlenecek. Bu çocuklar CHP’li, onlara referans olanlar da bu partili. Siz neden bu emekçileri iç siyasette kurban veriyorsunuz?
1030 işçi ile nasıl bir tasarruf yapacaksınız? Madem fazlalık var, belli bir süre işçi alamayacaksınız Sayın Başkan.
SİZ BÖYLE YAPARSANIZ KATI ATIK BEDELİ ÖDEMEDİĞİNİZ İLÇE BELEDİYELERİ NE YAPSIN
İZSU adı altında her ilçe belediyesinin katı atık bedeli var ve bu bedel, ilçelere her ay Büyükşehir Belediyesi tarafından ödenir. Ancak Büyükşehir, birkaç aydır bu bedeli SGK, İller Bankası kesintilerini bahane ederek ilçe belediyelerine bu parayı ödemiyor. Bazı belediyelerin bu katı atık bedelinden kaynaklı Büyükşehir Belediyesi’nden yüz milyon alacağı var. Bu belediyeler de SGK sıkıntısı yaşıyor, personel maaşı ödemekte zorlanıyor.
Buca gibi, Karabağlar gibi, Çiğli ve diğer ilçeler gibi… Para ödenmediği gibi ilçe belediyelerinde hizmet askıda. Yollar köstebek yuvasına dönmüş CHP’deki iç karışıklıklar almış başını gidiyor. Siz de fazla karıştırmayın. İşçiyi partili aldıran da partili, siz de CHP’den seçildiniz.
Gelin bu iç hesaplaşmaya son verin.
İşçinin ekmeğiyle oynamayın.
İzmir için proje üretin Sayın Başkan.