Alaşehir ilçesine bağlı Evrenli ve Bahadır mahallelerinde, Koza Altın Şirketleri A.Ş.’nin patlatma yöntemiyle Antimon arama ruhsatı aldığına dair bilgiler, mahalle sakinlerini harekete geçirdi. Mahalle muhtarları, kaymakamlık ve Orman İşletme Şefliği’ne başvurarak, arama izninin durdurulmasını talep ettiler.
ADOÇEV (Alaşehir Doğa ve Çevre Gönüllüleri Derneği) ise bölgede en çok zarar görecek olan Evrenli ve Bahadır mahalle sakinlerine bilgilendirme yapmak amacıyla Evrenli Mahallesi’nde bir toplantı düzenledi. Toplantıya mahalle sakinleri yoğun ilgi gösterdi.
ADOÇEV Yönetim Kurulu Üyesi Hasan Hüseyin Erkol, Manisa Valiliği’nin Koza Altın Şirketleri A.Ş’ye verdiği Antimon madeni arama izniyle ilgili olarak daha önce mahalle sakinleri, ADOÇEV ve Çiftçi Sen’in müdahil olduğu dava sürecini anlattı. Erkol, bölge idare mahkemesine yürütmenin durdurulması davası açtıklarını ve gelişmeleri takip ettiklerini belirtti.
Erkol, toplantıda yaptığı konuşmada, Koza şirketinin sadece para kazanmak amacıyla bölgeye geldiğini, ancak geriye kirli toprak ve su bıraktığını ifade etti. Mahalle sakinlerine, dedelerinden miras kalan toprakları torunlarına aynı şekilde teslim etmelerinin vatandaşlık görevleri olduğunu vurguladı.
Maden şirketinin bölge sakinlerini manipüle etmek için yüksek değerlerle tekliflerde bulunabileceğine dikkat çeken Erkol, bu tuzaklara düşmemeleri konusunda uyardı. Ayrıca, Jeotermal enerji çalışmalarına Alaşehir’deki çiftçilerin düştüğü tuzağa da değinen Erkol, tarımın bitmek üzere olduğunu ve maden aramalarının bölgede sesten, tozdan rahatsızlık yaratacağını, meyve, sebze, tahıl ve ağaçların zarar göreceğini, su kaynaklarının değişeceğini ve kirleneceğini belirtti.
Evrenli Deresi’nde bulunan maden yatağının, Alaşehir’in içme suyunu karşılayan bir kaynak olması durumunda, musluklardan zehirli su akmasına neden olabileceğini söyleyen Erkol, bu sorunun sadece Evrenli ve Bahadır mahallelerinin değil, bütün Alaşehir’in sorunu olduğunu ifade etti.
Mahalle sakinleri de konuyu yakından takip edeceklerini belirterek, yetkililerden mağdur edilmemelerini ve arazilerinde çalışma yapılmamasını talep ettiler. Ayrıca, çalışma yapılması durumunda mahsullere zarar verileceğini, arazi yapılarının bozulacağını ve patlamaların sağlık ve mahsuller üzerinde olumsuz etkileri olabileceğini ifade ettiler.
Hasan Hüseyin Erkol, Türkiye’de sadece iki yerde bulunan ve koruma altına alınan EBE ÇAMI’nın da neslinin bu bölgede bitebileceğine dikkat çekti.