21 Şubat tarihinde İzmir Dersimliler Derneği tarafından, Çiğli Belediyesi Fakir Baykurt Konferans Salonu’nda “Dünya Anadil Günü” kapsamında bir etkinlik düzenlendi. Etkinlikte Zazaca pankartların yer alması ve Seyit Rıza’nın fotoğrafının asılması, sosyal medyada tartışmalara neden oldu.
Bu gelişmelerin ardından Zafer Partisi Çiğli İlçe Başkanı Çağlayan Bora, Çiğli Kasaplar Meydanı’nda bir basın açıklaması yaparak etkinliğe tepki gösterdi. Bora, açıklamasında, etkinliği “bölücü faaliyet” olarak nitelendirerek, Çiğli Belediyesi’ni eleştirdi.
Çağlayan Bora, etkinliğin belediyenin doğrudan düzenlemediğini ancak belediye tarafından ilgili derneğe salon tahsis edilerek dolaylı olarak destek sağlandığını belirtti. Bora, belediye yönetimine yönelik şu soruları yöneltti:
- “İsteyen her dernek ya da oluşum izin aldığı takdirde, belediyeye ait salonlarda dilediği etkinliği düzenleyebilir mi?”
- “Belediyenin yetkili organları bu tür faaliyetleri inceleyerek izin vermiyor mu?”
- “Kamu hizmeti, belediye yönetimi tarafından denetimsiz bir şekilde mi yürütülüyor?”
Açıklamasında, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün partisinden seçilen bir belediye başkanının bu tür etkinliklere izin vermesinin kabul edilemez olduğunu belirten Bora, Zafer Partisi’nin bu tür faaliyetleri yakından takip edeceğini ifade etti.
Bora, açıklamasının devamında, AK Parti, MHP ve DEM Parti’nin ortaklaşa hazırladığı “sözde silah bırakma ve barış süreci”nin ABD ve İsrail’in çıkarlarına hizmet ettiğini savundu. Türkiye Cumhuriyeti’nin terör örgütleriyle pazarlık yapamayacağını dile getiren Bora, Zafer Partisi olarak ulus devlet yapısını korumak adına her türlü girişime karşı duracaklarını vurguladı.
Bora, çıklamasını “siyasal İslamcı AKP hükümetine ve ‘özgürlük, barış, demokrasi’ kavramlarını bölücü amaçlarla kullanmaya çalışan tüm oluşumlara karşı durmaya devam edececeğiz” diyerek bitirdi.
Çağlayan Bora’nın açıklamasının tam metni;
Kutlu Türk Milleti;
“21 Şubat 2025 tarihinde Çiğli Belediyesi hizmet binasındaki Fakir Baykurt Konferans Salonu’nda ‘’Dünya Anadil Günü’’ adı altında bir tiyatro gösterisi yapıldı. Salonda bölücü terör örgütü üyelerinin kullandığı sloganlar duvarlara asıldı. Cumhuriyetimizin kuruluş yıllarında isyan eden ve isyancı Seyit Rıza’ya atıfta bulunuldu. Çiğli Belediye başkanlığı ise söz konusu faaliyetin belediyenin etkinliği olmadığını ilgili derneğe resmi başvuru neticesinde izin verildiğini ifade ederek kendilerini savunmaya çalışmaktadır. Buradan Belediye başkanı Sayın Onur Emrah Yıldız’a soruyoruz: İsteyen her dernek ya da oluşum izin aldığı için istediği her faaliyeti içine her türlü bölücü unsuru katarak belediyeye ait salonda sergileyebiliyor mu? Türk milleti adına kamu hizmeti yapan belediyenin, yetkili organlarının bu faaliyetleri inceleyip ondan sonra gerekli izni vermesi gerekmiyor mu? belediyeyi her önüne gelenin denetimsiz bir şekilde faaliyet icra edeceği bir anlayışla mı yönetiyorsunuz? Kamu hizmeti bu şekilde mi yapılır? Mustafa Kemal’in kurucusu olduğu bir partinin belediye başkanlığı bu şekilde sorumsuzca mı yapılır?
Sayın Başkan;
Zafer Partisi Çiğli İlçe Başkanlığı olarak bu günden sonsuza kadar bu tür bölücü faaliyetleri takip ediyoruz. Türk toprağı bölücü unsurların içine siyaset, sanat karıştırarak milletimize zarar vereceği ve sizin de sorumsuzca hareket ederek izin vereceğiniz bir yer değildir. Partisi buradadır. Zafer gençliği buradadır. Genel başkanımız Sayın Profesör Doktor Ümit Özdağ’ında ifade ettiği gibi ‘’ Biz salağa salak, haine hain’’ demekten asla geri durmayacağız. Yüce Türk milleti adına karşınızda dimdik duracağız.
Türk Milletine sözümüzdür:
AKP, MHP ve DEM Parti ile ortaklaşa hazırlanan sözde silah bırakma ve sözde barış süreci sadece ve sadece ABD ve İsrail’in uzun vadeli çıkarlarına uygun bir bölünme sürecidir. Türkiye Cumhuriyeti devletini yönetenler teröristler ile pazarlık edemez. Terörizme destek veren emperyalist ülkelerin çıkarlarına uygun davranamaz. Şayet bunu yaparlarsa bizlerde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’nde belirttiği gibi ‘’gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde’’ bulunanların karşısında dimdik dikilir ve nerede ne şekilde kim tarafından hazırlanırsa hazırlansın, Türk devleti ve Türk milleti adına her türlü süreci baltalarız.
Gerek devletimizi ulus devlet çizgisinden koparıp, ümmetçi bir zihniyetle kaosa sürükleyen siyasal İslamcı AKP hükümetine, gerekse özgürlük, barış, demokrasi kavramlarını bölücü faaliyetlerini icra etmek, yaymak için kullanan her türlü oluşumun karşısındayız. Karşısında olmaya son nefesimize kadar devam edeceğiz.”